Borsada enerji birikmesi (Cumartesi Okumaları)
Yoğun bir veri haftasını geride bırakıyoruz. Türkiye’de şubat enflasyonu beklentilerin altında gerçekleşerek piyasaları rahatlattı ve yıllık enflasyonda 20 ay sonra ilk kez %40’ın altı görüldü. TCMB ise politika faizini %42,50’ye indirirken, sıkı para politikasına devam edeceğini vurguladı. Citi, faiz indirimleri sonrası enflasyonla mücadelenin daha zorlu bir sürece girdiğini belirtti. Küresel piyasalarda ise ABD’deki ekonomik belirsizlikler ve Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirimleri ön plandaydı. Sektörler tarafında, Türkiye İmalat PMI verisi toparlanma sinyali verse de daralma bölgesinde kalmaya devam etti. Otomotiv satışlarında düşüş trendi sürerken, bankacılık sektörü kârlılığını artırdı. Küresel petrol piyasalarında talep güçlü kalırken, arz fazlası endişeleri fiyatları baskılamaya devam ediyor. Şirketler cephesinde ise Turkcell, Altınay Savunma, Desa Deri ve Armada Gıda yöneticilerinin açıklamalarını takip ettik.
Okuma süresi: 10 dakika 12 saniye.

Makroekonomi-Jeopolitik-Yurtdışı
1️⃣ Haftanın en önemli verisi şubat enflasyonu verisiydi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, şubat ayında tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık bazda yüzde 2,27 artarken, yıllık enflasyon yüzde 39,05 seviyesinde gerçekleşti. Böylece, enflasyon 20 ay sonra ilk kez yüzde 40’ın altına gerilemiş oldu. Ocak ayında yüzde 5,03 olarak gerçekleşen aylık enflasyonun ardından Şubat ayında enflasyonun beklentilerin altında kalmasında, giyim ve sağlık fiyatlarındaki düşüş etkili oldu. Şubat ayında enflasyona en fazla katkıyı eğitim sektörü sağladı. Eğitim grubundaki fiyat artışı yüzde 9,92 ile en yüksek seviyeye ulaşırken, konut yüzde 4,58, gıda ve alkolsüz içecekler yüzde 3,17, lokanta ve oteller yüzde 3,12, ulaştırma ise yüzde 3,05 oranında yükseldi. Öte yandan, bazı gruplarda fiyat düşüşleri yaşandı. Giyim ve ayakkabı grubunda yüzde 5,06, sağlık sektöründe ise yüzde 4,38 oranında fiyat düşüşü kaydedildi. Sağlık sektöründeki bu gerilemede, ocak ayında yapılan muayene katılım payı zamlarının bir kısmının geri çekilmesi etkili oldu.
2️⃣ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), üst üste üçüncü toplantısında da piyasa beklentilerine paralel faiz indirimi kararı aldı. Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, bir haftalık repo faizi 250 baz puan düşürülerek %42,50’ye indirildi. TCMB, karar metninde enflasyon görünümüne odaklanmaya devam ettiğini ve ihtiyatlı, toplantı bazlı bir yaklaşımla hareket edeceğini belirtti. Enflasyonun ocak ayında yükseldikten sonra şubatta düşüş gösterdiği vurgulanırken, temel mal enflasyonunun görece düşük seyrettiği ve hizmet enflasyonunun da ocaktaki yükselişin ardından yavaşladığı ifade edildi. Karar metninde, sıkı para politikası duruşunun korunacağı ve bu duruşun iç talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerindeki düzelme ile dezenflasyon sürecini destekleyeceği vurgulandı. Banka ayrıca, maliye politikasıyla artan koordinasyonun dezenflasyon sürecine önemli katkı sağlayacağını belirtti. TCMB, para politikasında otomatik bir yaklaşım izlenmediğini ve kararların enflasyon gerçekleşmeleri, ana eğilimleri ve beklentileri dikkate alarak alınacağını yineledi. Kurul, enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası araçlarının etkili şekilde kullanılacağını vurguladı.
3️⃣ Citi, TCMB’nin 250 baz puanlık faiz indirimi sonrası yayımladıkları raporda, banka politikalarının gevşeme eğiliminin güçlü kaldığını belirtti. 2025 yıl sonu politika faizi beklentilerini %30 olarak açıklayan Citi ekonomistleri, enflasyonla mücadelede daha zorlu bir sürece girildiğine dikkat çekti. Citi, hanehalkı ve reel sektörün enflasyon beklentilerinin yüksek kaldığını vurgularken, 2024 sonunda enflasyonun %28 seviyesine gerilemesini öngörüyor. TCMB’nin son toplantısında politika faizini %42,50’ye indirmesiyle birlikte, karar metninde ihtiyatlı ve toplantı bazlı yaklaşımını koruduğu belirtilirken, Citi ekonomistleri para politikasına dair temkinli duruşlarını sürdürdü.
4️⃣ Küresel piyasalarda hareketli günler yaşıyoruz. ABD’de ekonomik beklentiler zayıflarken, Avrupa teşvik paketleriyle güç kazanıyor. Son gelişmeler, yatırımcıların ABD piyasalarından çıkıp Avrupa hisselerine yönelmesine yol açarken, ABD yönetimi ticaret anlaşmalarına uygun mallar için geçici muafiyetler sunarak ticari gerilimleri azaltmaya çalışıyor. ABD’de Trump’ın başkanlık zaferinin ardından piyasalarda görülen iyimser hava hızla dağıldı. Yatırımcılar, başta büyük vergi indirimleri ve deregülasyon beklentisiyle başta ABD varlıklarına yönelmiş olsa da Trump’ın agresif korumacı politikaları ve ticaret savaşları bu havayı tersine çevirdi. Yatırımcılar, Trump’ın bürokrasiyi azaltacağını ve büyük vergi indirimleri yapacağını düşündü. Onun korumacı ve göçmen karşıtı söylemlerinin ise hayata geçmeyeceği umuluyordu. Ancak bu umutlar boşa çıkıyor. S&P 500 seçim sonrası kazançlarını neredeyse tamamen kaybetti. 10 yıllık ABD tahvil getirileri düşerken, tüketici güveni ve küçük işletmelerin beklentileri de geriledi. Enflasyon beklentileri de bu arada yükseldi. Fed’in enflasyonu kontrol altına almak için faizleri yüksek tutmak zorunda kalacağından endişe ediliyor.
5️⃣ Avrupa Merkez Bankası (ECB), enflasyonun %2 hedefine doğru gerilemeye devam etmesi ve Euro bölgesi ekonomisindeki zayıf toparlanma sinyalleri nedeniyle faiz indirimine devam etme kararı aldı. Mart ayındaki toplantıda alınan kararla, ECB faiz oranlarını çeyrek puan düşürerek %2,5 seviyesine çekti. Bu adım, ECB’nin Haziran 2024’ten bu yana gerçekleştirdiği altıncı faiz indirimi oldu. Piyasalar, ECB’nin bu yıl içinde bir veya iki çeyrek puanlık (25 baz puan) faiz indirimi daha yapmasını bekliyor. ECB Başkanı Christine Lagarde, faiz indirim döngüsünün devam edip etmeyeceği konusunda belirsizliğin arttığını vurguladı. Özellikle Almanya’da, yeni hükümetin başına geçmeye hazırlanan Friedrich Merz’in savunma harcamalarını artırmak ve altyapı projelerini hızlandırmak için yüz milyarlarca euro borçlanma planları dikkat çekiyor. Ekonomistler, bu adımların Almanya’nın büyümesini %2’ye çıkarabileceğini ve Euro bölgesine pozitif yansıyabileceğini öngörüyor. ECB, bu haftaki projeksiyonlarında Merz’in duyurduğu yeni mali teşvikleri dikkate almadı. Banka, 2025 büyüme beklentisini %1,1’den %0,9’a düşürerek üst üste altıncı kez aşağı yönlü revize etti. 2026 ve 2027 büyüme tahminleri de aşağı çekildi.
6️⃣ Euro, Almanya’nın 500 milyar euroluk altyapı fonu ve savunma harcamaları için borçlanma sınırlarını esnetme kararı sonrası güçlü bir yükseliş trendine girdi. Avrupa’nın en büyük ekonomisi, uzun yıllardır mali disiplinin kalesi olarak biliniyordu. Ancak, son dönemde savunma ve altyapı yatırımları için katı borç frenini gevşetme kararı, finansal piyasalar açısından tam anlamıyla bir paradigma değişimi olarak görülüyor. Almanya’nın bu ani politika değişikliği, Euro’nun dolar karşısında dört ayın zirvesine çıkmasına neden oldu. Hafta başından bu yana %3’e yakın değer kazanan Euro, yatırımcıların Avrupa’da büyüme beklentilerini artırmasıyla güç kazandı. Özellikle, Almanya’nın yeni hükümetini kurması beklenen Friedrich Merz’in sağladığı mali teşvik paketleri, piyasalar tarafından büyük bir canlandırma hamlesi olarak fiyatlanıyor.
7️⃣ Çin, 2025 yılı için %5 civarında GSYH büyüme hedefini belirleyerek istikrarlı ve iddialı bir ekonomik rota çizmeye devam ediyor. Küresel ekonomik zorluklara rağmen bu hedefin korunması, hükümetin büyümeye olan güvenini ve iç talebi desteklemek için daha güçlü politikaların uygulanacağını gösteriyor. Özellikle maliye politikalarında genişlemeci adımlar dikkat çekiyor; özel yerel yönetim tahvili ihracı %12,8 artırılarak 4,4 trilyon yuan’a, ultra uzun vadeli tahvil ihracı ise %30 artışla 1,3 trilyon yuan’a yükseltildi. Aynı zamanda bütçe açığı hedefi GSYH’nin %4’üne çıkarılarak daha agresif kamu harcamalarına alan açıldı. Parasal tarafta ise Çin Merkez Bankası (PBOC), faiz oranlarında ve zorunlu karşılık oranlarında indirim yapmayı planlıyor. Döviz kuru istikrarı öncelik olarak korunurken, Çin’in bilinçli bir yuan devalüasyonuna gitmeyeceği öngörülüyor. Bununla birlikte, enflasyon hedefi %3’ten %2’ye düşürüldü, ancak bu politikanın geniş çaplı ekonomik etkiler yaratması beklenmiyor. Hükümet, iç talebi artırmaya öncelik vererek tüketimi teşvik edecek yeni teşvikler, yatırım verimliliğini artırma planları ve teknolojik dönüşüm stratejileri geliştirmeyi hedefliyor.

Sektörler
1️⃣ İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından açıklanan Türkiye İmalat PMI verilerine göre, Şubat ayında imalat sektörü faaliyetleri hafif bir toparlanma gösterse de 50 eşik değerinin altında kalarak daralma bölgesinde kalmaya devam etti. Ocak ayında 48,0 olan PMI, Şubat ayında 48,3 seviyesine yükseldi. Ancak bu artış, faaliyet koşullarında belirgin bir iyileşmeye işaret etmedi. Sektör, Nisan 2024’ten bu yana üst üste daralma kaydediyor. Şubat ayında talep koşullarının zayıf seyretmesi, üretim ve yeni siparişlerde ivme kaybının devam etmesine yol açtı. Yeni siparişlerde üst üste 20. ay gerileme yaşanırken, düşüş hızı ocak ayına kıyasla bir miktar yavaşladı. Ancak özellikle ihracat siparişlerinde Ekim 2024’ten bu yana en sert bozulma görüldü. Bu gelişmeler sonucunda, imalatçılar istihdam ve satın alma faaliyetlerini azalttı. Hem istihdamda hem de satın alma faaliyetlerinde gerileme, ocak ayına kıyasla daha belirgin oldu. Türkiye Sektörel PMI raporuna göre, on sektörden dokuzu yeni siparişlerde düşüş kaydederken, gıda ürünleri sektörü büyümeyi sürdüren tek sektör oldu. Yeni siparişlerde en keskin gerileme giyim ve deri ürünleri ile tekstil sektörlerinde yaşandı. İhracat tarafında ise, genel tabloya kıyasla biraz daha olumlu bir görünüm ortaya çıktı. Üç sektörde yeni ihracat siparişlerinde artış kaydedilirken, en güçlü büyüme ağaç ve kağıt ürünleri sektöründe görüldü. Üretim açısından ise, sadece iki sektör büyüme bölgesinde kaldı. Mayıs 2023’ten bu yana ilk kez üretimi artan ana metal sanayi, gıda ürünleri sektörüyle birlikte büyüme kaydeden tek sektör oldu. En belirgin üretim düşüşü ise tekstilde yaşandı. İstihdam tarafında ise hafif bir iyileşme görüldü. Ocak ayında yalnızca iki sektör istihdamını artırırken, Şubat ayında bu sayı üçe yükseldi. En güçlü istihdam artışı, kara ve deniz taşıtları sektöründe yaşandı. Buna karşılık, tekstil sektörü en hızlı istihdam kaybı yaşayan sektör oldu.
2️⃣ 2024 yılında rekor seviyelere ulaşan otomotiv satışları, 2025 yılında düşüş trendine girdi. Ocak ayının ardından şubat ayında da yıllık bazda satışlarda gerileme yaşandı. Otomobil ve hafif ticari araç pazarı, 2025 Şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %14,4 azalarak 90 bin 730 adede düştü. Bu dönemde otomobil satışları %7,6 azalarak 76 bin 21 adet olurken, hafif ticari araç pazarı %38 daralarak 14 bin 709 adet olarak kaydedildi. 2025 yılı Ocak-Şubat döneminde ise toplam otomotiv pazarı %14,2 daralarak 159 bin 384 adet seviyesine geriledi. Otomobil satışları %9,8 düşüşle 131 bin 965 adet, hafif ticari araç satışları ise %30,4 azalarak 27 bin 419 adet oldu. Ancak, 10 yıllık Şubat ayı ortalamaları dikkate alındığında, toplam pazar %59,3, otomobil pazarı %75,8 ve hafif ticari araç pazarı %7,4 oranında artış gösterdi. Aylık otomotiv sektörü verilerini ve gelişmelerini ele aldığımız otomotiv bültenimizi yayınladık. Detaylara oradan ulaşabilirsiniz.
3️⃣ Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından açıklanan verilere göre, bankacılık sektörü 2025 yılının Ocak ayında 47,3 milyar TL net kâr elde etti. Geçen yılın aynı döneminde sektörün net kârı 32 milyar TL seviyesindeydi. Bu durum, bankacılık sektörünün kârlılığını önemli ölçüde artırdığını gösteriyor. Sektörde takipteki alacakların toplam nakdi krediler içindeki payı ise geçen yılın Ocak ayında %1,60 seviyesindeyken, bu yıl %1,87’ye yükseldi. Takipteki alacak oranındaki bu artış, kredi geri dönüşlerinde bir miktar bozulma olduğunu işaret ediyor. Bankacılık sektörünün toplam aktif büyüklüğü, 2024 Ocak ayında 23,9 trilyon TL iken, 2025 yılı Ocak ayında 33,4 trilyon TL’ye ulaştı. Aynı dönemde toplam krediler 11,9 trilyon TL’den 16,4 trilyon TL’ye yükseldi.
4️⃣ Küresel petrol piyasaları, bir yanda rekor seviyelere ulaşan talep, diğer yanda ise arz artışı ve düşük fiyatlar nedeniyle denge arayışını sürdürüyor. Suudi Aramco CEO’su Amin Nasser, Asya ülkelerinin, özellikle Çin ve Hindistan’ın artan tüketimiyle birlikte petrol talebinin bu yıl günlük 1,3 milyon varil artarak 106 milyon varili aşacağını öngörüyor. Bu rakam, Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) 1,05 milyon varillik tahmininin üzerinde bulunuyor. Ancak küresel ekonomik büyüme konusundaki belirsizlikler ve ABD’nin ticaret savaşlarının etkisi, talep tarafındaki bu iyimserliğin ne kadar sürdürülebileceği konusunda soru işaretleri yaratıyor. Öte yandan, OPEC+ ülkelerinin üretimi artırma planı ve ABD’de ham petrol stoklarının beklentilerin üzerinde yükselmesi, arz fazlası endişelerini körüklüyor. OPEC+’ın defacto lideri Suudi Arabistan, uzun süredir yürürlükte olan üretim kesintilerini gevşetme kararı alırken, düşük petrol fiyatları Aramco’nun 2024 net gelirinde düşüşe neden oldu. Brent petrol, 70 doların altını görerek son üç ayın en düşük seviyesine indi. Uluslararası kuruluşlar, petrolde aşağı yönlü riskleri fiyatlamaya başladı. Enverus, Brent için 2025 yılı tahminini 80 dolardan 70 dolara çekerken, Morgan Stanley ikinci çeyrek tahminini 75 dolardan 70 dolara revize etti. Citigroup ise Brent’in 60 dolara kadar gerileyebileceğini öngörüyor.
5️⃣ Dünya turizminin en önemli fuarlarından biri olan ITB Berlin’deki Türkiye Ulusal Standı’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2024 yılını 62,3 milyon ziyaretçi ve 61,1 milyar dolar turizm geliri ile kapattıklarını hatırlatarak, 2025 yılı hedeflerini açıkladı. Ersoy, bu yıl için 65 milyon turist ve 64 milyar dolar gelir öngördüklerini belirtti. Turizm gelirlerinde sürdürülebilir artışa dikkat çeken Bakan Ersoy, kişi başı gecelik gelirin 2017’de 83 dolardan 2024’te 108 dolara çıktığını, böylece %31’lik bir artış sağlandığını ifade etti. 2024 yılında Rusya’dan 6,7 milyon, Almanya’dan 6,6 milyon ve İngiltere’den 4,4 milyon turist geldiğini belirten Ersoy, Almanya ve Rusya’nın başa baş ilerlediğini ve 2025’te her iki pazardan da 7 milyonun üzerinde ziyaretçi beklediklerini söyledi.

Şirketler
1️⃣ Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç, katıldığı CNBC-e yayınında 2024 yılını başarılı bir dönem olarak değerlendirdi. Şirket gelirlerini enflasyonun üzerinde, %7,8 oranında artırdıklarını belirten Koç, 5G ihalesinin önemine vurgu yaparak yatırımlara hız kesmeden devam ettiklerini söyledi. Bu kapsamda 420 milyon Euro’luk veri merkezi yatırımı ve 240 milyon dolarlık güneş enerjisi santrali (GES) yatırımları gerçekleştirdiklerini açıkladı. Turkcell’in müşteri portföyüne yönelik stratejisinden de bahseden Koç, şirketin faturasızdan faturalıya geçiş sürecini hızlandırdığını ve şu anda faturalı müşteri oranının %76 seviyesine ulaştığını belirtti. 2025 yılında gelirlerde %7-9 arası bir büyüme öngördüklerini ifade etti. 5G’ye geçiş sürecine dair detaylar paylaşan Koç, 5G ihalesinin yılın ikinci yarısında gerçekleşmesini beklediklerini ve 2026 yılında Türkiye’de canlı 5G hizmeti sunmayı planladıklarını açıkladı. 3 bin noktada ULAK tarafından üretilen baz istasyonlarıyla 5G hizmeti verileceğini belirten Koç, Samsung ile büyük bir anlaşma imzaladıklarını ve Türkiye’de üretilecek ilk 100 bin Samsung telefonun Turkcell bayilerinde satılacağını duyurdu. 5G ihalesinde en fazla frekansı almayı hedeflediklerini söyleyen Koç, fiber altyapı konusunda yapılacak bir ihaleye de hazır olduklarını belirtti. Ayrıca Paycell ve Superonline için halka arz fırsatlarını doğru zaman ve doğru fiyatla değerlendireceklerini ifade etti. Turkcell’in geçtiğimiz hafta açıkladığı finansallarının ardından analist toplantısına katıldık. Linkten erişebilirsiniz.
2️⃣ Altınay Teknoloji Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Altınay, Türkiye’de milli seviyede yeni bir robot endüstrisini hayata geçirdiklerini açıkladı. Gelişmiş, Robotik, Akıllı Sanayi Sistemleri adı verilen projeyle, ilerleyen dönemde sanayi robotları ve bunların alt bileşenlerinin üretileceğini belirtti. 2030 yılına kadar insana benzeyen milli bir robot geliştirmeyi hedeflediklerini vurguladı. Şirketin savunma sanayisinde de önemli projelerde yer aldığını belirten Altınay, özellikle Milli Muharip Uçak KAAN başta olmak üzere birçok savunma sanayi projesinde rol aldıklarını söyledi. Havacılık alanında da DASAL Havacılık Teknolojileri isimli bir şirketleri bulunduğunu ifade etti. Altınay, şirketin geleceğe emin adımlarla ilerlediğini ve grup bünyesindeki tüm şirketler için güçlü bir büyüme öngördüğünü belirtti. Altınay, 2026 yılında robotik alanında faaliyet gösteren şirketini halka açmak istiyor.
3️⃣ Desa Deri CEO’su Burak Çelet, perakende sektörünün 2024 yılında güçlü bir performans sergilediğini belirtti. İhracat tarafında ise talepte ciddi bir daralma yaşandığını ve maliyetlerin arttığını belirten Çelet, 2024’te İtalya’ya yapılan deri mamul ihracatının %65’ini gerçekleştirdiklerini söyledi. Kilogram başına 116 dolarlık bir ihracat değerine sahip olduklarını aktaran Çelet, düşük kârlılık sağlayan bazı müşterilerden vazgeçmek zorunda kaldıklarını dile getirdi. Şu anda İtalya’da 70 kişiyle butik üretim yaptıklarını, Türkiye’deki üretim tesislerinde ise 1200 çalışanın bulunduğunu aktardı. 2024 yılında ihracatı yavaşlatarak doğrudan nihai tüketiciye satışa odaklandıklarını belirten Çelet, ihracatın toplam gelir içindeki payının %25 seviyesine gerilediğini söyledi. Ancak 2025’te ihracatın yeniden toparlanmasını beklediklerini ve yılın ikinci yarısında talepte artış öngördüklerini ifade etti. İç talebin toparlanmasının ise daha uzun süreceğini ekledi. 2025’in ilk iki ayında satış adetlerinde %12 artış sağladıklarını ancak bunun daha derin indirimlerle mümkün olduğunu ekledi.
4️⃣ Armada Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Kalıpçı Sönmez, şirketin mevcut finansal durumu ve gelecek hedeflerine ilişkin Bloomberg HT’de değerlendirmelerde bulundu. Şu an %17-20 bandında EBITDA marjıyla çalıştıklarını belirten Sönmez, bu oranı artırmayı hedeflediklerini ifade etti. Halka arzdan yaklaşık 60 milyon dolar gelir elde ettiklerini ancak bu tutarın henüz bilançoya yansımadığını, ilk çeyrek finansallarında görüleceğini söyledi. Özellikle finansman giderlerindeki düşüşleri yakından takip edeceklerini vurguladı. Bu arada bu hafta Armada Gıda’nın analist toplantısını da takip ettik. Linkten erişebilirsiniz.