Sektörel Görünüm - Temmuz 2025 Otomotiv Bülteni

Veriler

✦ ODMD verilerine göre haziran ayında otomotiv pazarındaki canlı seyrin devamını görüyoruz. Haziran ayında toplam pazar yıldan yıla %11,1 artarak 118 bin 13 olurken; otomobil satışları yıldan yıla %5,5 artarak 93 bin 676 adede, hafif ticari araç pazarı %32,4 artarak 24 bin 337 adede yükseldi. Böylece ilk altı aylık dönemde toplam pazar 607 bin adede ulaştı. Bu yükselişte en çok dikkat çeken unsur, elektrikli ve hibrit araçlardaki talep artışı. Yüksek faiz ve sıkı kredi koşullarının talep üzerindeki baskısı hâlâ hissediliyor olsa da özellikle yaz sezonunun etkisi ve düşük ÖTV diliminden yararlanan model lansmanlarının hız kazanmasıyla birlikte satış hacminde gözle görülür bir canlanma görüyoruz.

✦ Geçtiğimiz yıllarda sınırlı kalan elektrikli otomobil satışı, bu yıl 85 bin adedin üzerine çıkarak toplam pazarın neredeyse beşte birine ulaştı. Özellikle düşük güçlü modellerdeki büyüme dikkat çekici. 160 kW altındaki araçlar yüzde 104’lük artışla pazarın yüzde 13,9’unu oluşturuyor. Öte yandan içten yanmalı motorlara baktığımızda, motor hacmi büyüdükçe satış oranlarının da artması dikkat çekiyor. 1600cc altı segment hâlâ en büyük paya sahip olsa da yüzde 25’lik sert bir daralma yaşamış. Buna karşılık, 1600–2000cc aralığında yüzde 10’a yakın, 2000cc üzerinde ise yüzde 13’ün üzerinde artış var. Payları düşük kalsa da bu artışlar, vergi avantajları azaldıkça tüketicinin yeniden güçlü motorlu modellere yöneldiğini düşündürüyor.

✦ Haziran ayında otomotiv ihracatında rekor geldi. Türkiye otomotiv endüstrisi, 3,4 milyar dolarlık ihracatla tarihinin en yüksek haziran ayı performansını gösterdi. Geçen yıla göre yüzde 30’luk bir artış var. Yılın ilk altı ayında da toplam ihracat 20 milyar dolara dayandı. Yani ilk yarıda yüzde 13’lük bir büyüme yakalanmış durumda.

Otomotiv Sektörü İhracatıHaziran 2025Haziran 2024Değişim (%)
Bin USD3.408.1672.616.862%30,2
Ocak-Haziran 2025Ocak-Haziran 2024Değişim (%)
Bin USD19.986.71617.701.162%12,91

✦ OSD verilerine göre 2025 yılının ilk beş ayında otomotiv sektöründe hem iç pazarda hem dış ticarette yönü belirleyen bazı kırılmalar öne çıktı. Üretim tarafı geçen yıla göre ivme kaybetmiş durumda. Toplam üretim yüzde 4 gerileyerek 598 bin 495 adede düştü. Otomobil üretimi ise daha sınırlı bir azalmayla, yüzde 1,4’lük düşüşle 375 bin 183 adette kaldı. Bu, hem iç pazardaki canlılığı hem de ihracattaki ürün gamına rağmen üretim bandında yavaşlama olduğunu gösteriyor.

✧ İhracat tarafında adet bazında genel bir artış olsa da alt kalemlerde ayrışma dikkat çekiyor. Toplam ihracat adet bazında yüzde 5 artışla 440 bin adede yükselirken, otomobil ihracatı yüzde 6 azalarak 253 bin adede geriledi. Yani ticari araç ihracatının ivmesi otomobildeki düşüşü dengeledi.

✧ Dolar cinsinden toplam otomotiv ihracatı yüzde 8,4 artarak 16,4 milyar dolara ulaştı. Otomobil ihracatı ise adet bazında düşmesine rağmen, değer bazında yüzde 9,4 artış göstererek 4,8 milyar dolara çıktı.

✧ Verileri şirket bazında incelediğimizde, Ford Otosan ve Tofaş’ın toplam ihracatının sırasıyla %111 ve %56 arttığını, Otokar, Anadolu Isuzu ve Karsan’ın ise sırasıyla %22, %23 ve %42 düştüğünü görüyoruz.

✦ Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM)’ın Sahibinden verileri üzerinden gerçekleştiği araştırmaya göre, haziran ayında ikinci el otomobil piyasasında genel görünüm durağan bir tabloya işaret etti. Ortalama cari fiyatlar artış gösterse de enflasyondan arındırılmış reel fiyatlar yerinde saydı. Talepteki zayıflık ve ilan sürelerindeki kısalma piyasada hızlı ama düşük fiyattan satışlara işaret etti. Ortalama satış fiyatı bir önceki aya göre yüzde 1,6 artışla 962 bin TL seviyesine çıktı. Yıllık bazda nominal artış yüzde 9,9 olurken, aynı dönemde reel fiyatlar yüzde 18,8 geriledi. Böylece reel bazda düşüş serisi enflasyonun düşük gelmesiyle 22 aydan sonra duraksamış oldu.

✧ Yakıt türüne göre fiyatlar da benzer eğilim gösteriyor. Elektrikli araçların ortalama fiyatı 3,3 milyon TL’ye ulaşarak yıllık bazda en yüksek ortalamaya sahip araç tipi oldu. Buna karşın fiyat artışı sadece yüzde 4,2 ile sınırlı kaldı. Talep artışının daha çok içten yanmalı düşük segmentte yoğunlaştığını görüyoruz.

✧Piyasanın canlılığına dair göstergelere bakıldığında ilan sayısı yüzde 2,6 artarak arzı işaret ederken, talep endeksi yüzde 2,2 düştü. Satış sayısının ilan sayısına oranı yüzde 21,7’ye geriledi. Bu düşüş Kurban Bayramı’nın etkisiyle açıklansa da genel olarak zayıf bir alım iştahı olduğunu söylemek mümkün. Buna karşın satılık ilanların ortalama süresi 2,2 gün azalarak 20,8 güne indi. Bu da piyasada hızla satılan uygun fiyatlı araçlara yönelimin arttığını gösteriyor.

✦ Haziran ayı verilerini borsaya açık şirketler perspektifinden değerlendirdiğimizde, Tofaş’ın Stellantis harici toplam satışlarının %20 düşerken Stellantis birleşiminin etkisiyle %129 arttığını, Ford Otosan ve Doğuş’un satışlarının sırasıyla %12 ve %33 yükseldiğini görüyoruz.

✦ Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, mayıs ayında trafiğe kaydı yapılan motorlu kara taşıtlarının sayısı, geçen yılın aynı ayına göre %9,5 azalarak 210.295 adet oldu. Bu araçların %44,8’ini motosiklet, %41,4’ünü otomobil, %8,5’ini kamyonet, %2,6’sını traktör, %1,6’ını kamyon oluşturdu.

Gelişmeler

✦ Ticaret Bakanlığı, otomotiv piyasasında fiyat istikrarını sağlamak ve haksız uygulamaları önlemek amacıyla yürürlüğe alınan iki önemli düzenlemenin süresini 6 ay daha uzattı. Buna göre, hem 6 ay ve 6 bin kilometre satış sınırlaması hem de ikinci el araçların sıfır liste fiyatının üzerinde ilan yoluyla satılmasının yasaklanması uygulamaları 1 Ocak 2026’ya kadar geçerli olacak. Açıklamada, bugüne kadar yapılan denetimler sonucunda kural ihlali yapan yetkili bayilere ve galerilere toplam 53 milyon lira, ilan kısıtlamasına uymayan kişi ve işletmelere ise 93 milyon lira idari para cezası uygulandığı bildirildi. Bakanlık, bu düzenlemelerin spekülatif fiyat artışlarını engellemede, stokçuluğu sınırlamada ve tüketici mağduriyetlerini azaltmada etkili olduğunun altını çizdi.

✦ Ticaret Bakanlığı, ikinci el araç piyasasında yeni bir dönemin başladığını resmen duyurdu. 16 Haziran 2025 itibarıyla Elektronik İlan Doğrulama Sistemi (EİDS) kapsamındaki yetki doğrulama uygulaması tüm taşıt ilanları için zorunlu hale getirildi. Böylece artık ikinci el taşıt ilanı yalnızca araç sahibi, onun birinci ve ikinci derece akrabaları ya da yetkilendirilmiş galeriler tarafından verilebilecek. Yetkisiz kişilerin ilan girişi yapması engellenecek. Bu adım, geçtiğimiz yıl başlatılan kademeli dijital denetim sürecinin son aşamasını oluşturuyor. 1 Kasım 2023’ten bu yana EİDS sistemi üzerinden kimlik doğrulaması zorunlu hale getirilmiş, ardından 7 Nisan 2025’te model yılı 2023 ve sonrası olan araçlar için yetki doğrulaması uygulanmaya başlanmıştı. Şimdi ise kapsam tüm model yıllarını içine alacak şekilde genişletildi.

✦ BYD’den gelen son açıklama, Çinli üreticilerin küresel genişleme planlarını şekillendiren jeopolitik riskleri bir kez daha su yüzüne çıkarıyor. Şirket, Trump yönetiminin ticaret politikaları nedeniyle Meksika’da planladığı büyük ölçekli fabrika yatırımını askıya aldığını duyurdu. Amerika kıtasında büyümeye hâlâ ilgi olduğunu belirten BYD, ancak herhangi bir yeni yatırım için takvim vermekten kaçındı. İcra Başkan Yardımcısı Stella Li, “Jeopolitik konular otomotiv sektörü üzerinde büyük etkiye sahip” diyerek, sadece Çinli markaların değil, tüm küresel oyuncuların pozisyonlarını yeniden gözden geçirdiği bir dönemde olduklarını vurguladı. Karar almak için daha net bir ortam beklediklerini belirtti.

Sektörden Açıklamalar

✦ Mais Otomotiv Genel Müdürü Berk Çağdaş, BloombergHT’de katıldığı Mobilite Gündemi programında 2025’in ilk yarısında otomotiv pazarında 600 binin üzerinde satış gerçekleştiğini belirtti. Yıl sonu itibarıyla pazarın yeniden 1,2 milyon adetlik seviyeye ulaşabileceğini söyleyen Çağdaş, büyümenin daha çok yeni marka ve modellerin katkısıyla sağlandığını ifade ederek, “Otomotiv sektörü yatay büyüyor, dikey büyümeden söz edemeyiz. Pazardaki genişleme piyasaya giren yeni oyuncular sayesinde gerçekleşiyor” değerlendirmesinde bulundu. Çağdaş, 2024 yılında 105 bin adet elektrikli araç satışı gerçekleştiğini hatırlatarak, 2025’in ilk yarısında elektrikli araçların toplam satışlar içindeki payının %11-12 seviyesine çıktığını belirtti. Yıl sonu itibarıyla bu oranın %20’ye yaklaşabileceğini öngördü. Elektrifikasyonun artık tanıtım ve adaptasyon sürecini geride bırakarak somut bir büyüme evresine geçtiğine dikkat çekti. Çinli markaların düşük maliyetli yapıları ve yüksek üretim kapasitesiyle rekabet gücünü artırdığını belirten Çağdaş, Türkiye’deki yatırımlarının uzun vadeli ölçek ekonomisinden ziyade, Avrupa pazarına erişim amacı taşıdığını ifade etti. Bu yatırımların daha çok lojistik ve ticarileşme adımlarının bir parçası olarak değerlendirildiğini söyledi.

✦ Garanti BBVA Tüketici Finansmanı Direktörü Koray Öztopçu, BloombergHT’de E-Rota programında elektrikli araçlara yönelik artan ilgiyi ve sektördeki dönüşümü değerlendirdi. Öztopçu’ya göre elektrikli araçlar yalnızca çevreci yönleriyle değil, düşük bakım maliyetleri ve finansman kolaylıklarıyla da tüketici açısından ciddi avantaj sağlıyor. Otomotiv pazarında 2025’in ilk yarısında satışların güçlü seyrettiğini vurgulayan Öztopçu, yıl sonunda yeniden 1 milyonun üzerinde bir satış rakamının görülebileceğini ifade etti. Özellikle filo ve kurumsal satışların pazardaki büyümeye katkı sunduğunu belirtti. Türkiye’de elektrikli araçların %10’luk ÖTV diliminde kalabilmesi için üreticilerin teknik ve donanım seçeneklerini buna göre optimize ettiğini aktaran Öztopçu, vergi teşviklerinin tüketici nezdinde önemli bir tercih nedeni olduğunu söyledi. Yeni nesil tüketicilerin, elektrikli araç tercihlerinde markadan çok fiyat, menzil ve şarj altyapısına odaklandığını belirten Öztopçu, “Gençler için marka artık ikincil bir unsur. Araçların teknolojisi, erişilebilirliği ve işletme maliyeti daha önemli hale geldi” yorumunu yaptı.

✦ E-Şarj Genel Müdürü Yakup Aydilek, CNBC-e’de katıldığı C-Level programında, elektrikli araç pazarının küresel ölçekte nasıl büyüdüğünü, markaların bu dönüşüme nasıl adapte olduğunu ve Türkiye’nin bu süreçte nasıl bir yol izlediğini detaylarıyla anlattı. Aydilek, kullanıcıların beklentilerini üç temel başlıkta topluyor. En başta istasyonların yaygın ve erişilebilir olması gerekiyor. Ardından, hızlı şarj süreleri özellikle uzun yolda kullanıcı deneyimini belirleyen ana unsur haline geliyor. Üçüncü ve kapsayıcı başlık ise tüm bu sürecin güvenilir, sorunsuz ve kolay bir şekilde gerçekleşmesi. Aydilek’in ifadesiyle bu talepleri karşılayabilmek adına sadece soket kurmak yeterli değil; kullanıcı deneyimini uçtan uca yönetmek gerekiyor. Yeni teknolojiler de mobilite alanında heyecan verici bir dönüşümü işaret ediyor. Ultra hızlı şarj sistemleri sayesinde 5 dakikada 400 kilometre menzil sunulabiliyor. Kablosuz şarj teknolojisi, Japonya ve Avrupa’da pilot uygulamalarla test ediliyor. Kırmızı ışıklarda ya da belirli yol bölümlerinde araçlar kablosuz şekilde şarj edilebiliyor. İsveç’te Malmö ve Stockholm arasında bu sisteme geçiş planlanıyor.

✦ Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği Başkanı Ali Haydar Bozkurt, yılın ilk yarısına ilişkin verilere ve sektörün önümüzdeki dönemine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Bozkurt’a göre haziran ayının kısa olması ve bayram tatiliyle birlikte durağan geçmesi beklenirken, ay içinde ÖTV düzenlemesiyle ilgili kamuoyuna yansıyan gelişmeler pazarda tersine bir hareketlilik yarattı. Meclis’e sunulan Cumhurbaşkanı’na vergi yetkisi tanımlayan teklifin, tüketici nezdinde bir vergi artışı beklentisine yol açtığını söyleyen Bozkurt, birçok müşterinin planladığı araç alımını öne çekerek haziran ayına yetiştirdiğini ifade etti. Bu gelişmelerin etkisiyle haziranda 90-95 bin seviyelerinde beklenen satışlar 118 bin adedi aşarak sürpriz bir kapanış yaptı. Bu hareketlilik, yılın ilk 6 ayını 600 binin üzerinde bir seviyede tamamlayarak toplam yıllık satış beklentilerini yukarı taşıdı. Bozkurt, geçmiş yıllardaki trendler dikkate alındığında yılın ilk yarısının toplam yıllık satışların yaklaşık %40’ını oluşturduğunu, bu veriden yola çıkarak yıl sonunda 1,2 milyonun üzerinde bir pazar büyüklüğüne ulaşılabileceğini öngördü. Ancak bu tahminin büyük ölçüde haziran ayındaki alım öne çekmelerinin devam edip etmeyeceğine bağlı olduğunu vurguladı.