Endeks yönünü arıyor
10 Temmuz Perşembe gününden herkese günaydınlar, Fintables Bülten’e hoş geldiniz.
☑ BIST100’de yön arayışı sürerken, yılın ikinci yarısına dair hedefler yukarı çekiliyor.
☑ Merkezin Güncesi’nde yayınlanan analize göre Brent petrolün 10 dolarlık artışı enflasyonu 1 puan, cari açığı ise 2,6 milyar dolar yukarı çekme potansiyeline sahip.
☑ Fed tutanakları, yeni gümrük tarifelerinin enflasyona etkisi konusunda görüş ayrılıklarını gün yüzüne çıkarırken, Komite’nin faiz indirimi konusunda aceleci olmayacağı ve temkinli duruşunu veri akışına göre sürdüreceği mesajını verdi.
☑ Bakan Bayraktar, Türkiye’nin enerji politikasının arz güvenliği, uygun fiyat ve karbonsuzlaşma ekseninde şekillendiğini vurgulayarak, yenilenebilir kapasitenin artırılması ve bölgesel gaz iletim projeleriyle entegrasyonun güçlendirileceğini belirtti.
Okuma süresi: 3 dakika 48 saniye.
Ajanda
1️⃣ Türkiye İstatistik Kurumu, mayıs ayı inşaat maliyet ile sanayi üretim endekslerini açıklayacak.
2️⃣ Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, haftalık bankacılık sektörü verilerini açıklayacak.
3️⃣ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, haftalık para ve banka istatistiklerini duyuracak.
4️⃣ Yunus Şahin, Işık Ökte ve Meryem Kenan ile "%100 Borsa" beşinci bölümü ile YouTube kanalımızda yayında
5️⃣ Stopaj düzenlemesinin etkileri hakkında yayınladığımız araştırma yazımız yayında.

Borsa İstanbul
Endekste yön arayışı sürüyor. Temmuzun ilk günleri oldukça dalgalı başladı. 24 Temmuz’daki TCMB faiz kararı ile 25 Temmuz’daki Moody’s ve Fitch değerlendirmeleri, Borsa İstanbul’daki fiyatlamaları üzerinde belirleyici olacak. Yılın geri kalanına dair farklı görüşler var. Son birkaç günde yılın ikinci yarısına dair strateji raporları gelmeye başladı ve kurumlar 12 aylık beklentilerini revize etmeye başladı. Gedik Yatırım, BIST100 için 13.422 puanlık hedef verdi. Bu, %32,5’lik bir yükseliş potansiyeli anlamına geliyor. Benzer şekilde Tacirler Yatırım da, yıl başında 14 binlere işaret eden tahminlerini 19 Mart sonrasındaki dalgayla birlikte 13.600 puan seviyesine çekmiş durumda. Bu da yaklaşık %36’lık bir yükseliş alanı anlamına geliyor.
Özellikle faizlerde kademeli normalleşme beklentilerinin BIST’i destekleyeceği, ancak hem iç hem de dış siyasi gelişmelere hassasiyetin sürdüğü vurgulanıyor. Bu tabloyla birlikte haftaya girerken BIST’te nefeslenme görüyoruz. İlk iki işlem gününde kâr satışları etkiliydi. Avrupa borsalarındaki yükselişle birlikte dün yeniden toparlanma sinyalleri aldık. CDS primi ise hâlâ 300 baz puanın altında. Risk algısında anlamlı bir bozulma yok. Bu haftanın veri tarafı sakin. Bugün sanayi üretimi açıklanacak. Nisan ayında %3,3’lük bir artış vardı. Yine TCMB rezervleri ve menkul kıymet istatistikleri gibi verileri takip edeceğiz.

Petrol
Petrol fiyatları, İsrail-İran arasında yaşanan 12 Gün Savaşı’nın ardından yeniden gündeme gelmişti. Jeopolitik gerilimlerin artmasıyla birlikte, Brent petrol mayıs başında gördüğü 60 dolar seviyesinden hızla yükselerek 80 dolara yaklaşmıştı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın “Merkezin Güncesi” blogunda yayımladığı son analiz, bu hareketin enflasyon ve cari denge üzerindeki etkilerini sayısallaştırıyor. Analizin temel bulgusu şu: Brent petrol fiyatında yüzde 10’luk bir artış, tüketici enflasyonunu bir yıl sonunda ortalama 1 puan yukarı çekiyor. İlk çeyrekte bu etkinin yarısı hissediliyor. Merkez’in 2025 Enflasyon Raporu’nda Haziran ayı için varsaydığı Brent fiyatı 62 dolardı. Eğer temmuzda ortalama fiyat 72 dolarda kalırsa —ki bu yaklaşık yüzde 16’lık bir artış anlamına geliyor— yıl sonu enflasyon tahminine 1,2 puanlık, bir yıl sonrası içinse 1,6 puanlık bir yukarı yönlü risk ekleniyor.
İkinci önemli bulgu ise cari açık tarafında. Türkiye net petrol ithalatçısı olsa da, ihracat kanalındaki etkiler bu yükü kısmen telafi ediyor. Merkez’in varsayımına göre Brent’teki her 10 dolarlık artış, ithalat faturasını 5,1 milyar dolar artırırken, petrol ürünleri ihracatını 2,2 milyar dolar yukarı çekiyor. Taşımacılık gelirleri gibi kalemlerdeki iyileşme de hesaba katıldığında, cari açık üzerindeki net etki yaklaşık 2,6 milyar dolarla sınırlı kalıyor. Bu senaryo altında 2025 yılı cari açığında 1,2 milyar dolarlık bir bozulma ihtimali oluşuyor. Analiz, döviz kurundaki ikincil etkileri dışarıda bırakıyor. Oysa bu tür jeopolitik şoklar, yalnızca fiyatları değil aynı zamanda sermaye akımlarını ve döviz talebini de etkileyebiliyor. Kur üzerindeki baskı artarsa, hem enflasyon üzerindeki geçişkenlik hem de dış denge üzerindeki etkiler daha kuvvetli hissedilebilir.
Atıştırmalıklar
🔌 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Viyana’daki 9. OPEC Uluslararası Semineri’nde yaptığı konuşmada Türkiye’nin enerji politikasında üç temel önceliği öne çıkardı: arz güvenliği, uygun fiyat ve karbonsuzlaşma. Türkiye’nin 2035 yılına kadar rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesini dört katına çıkararak 120 GW seviyesine ulaşmayı hedeflediğini belirten Bayraktar, Karadeniz doğalgaz üretiminin 2028’de dört kat artarak 16 milyon haneye ulaşacağını söyledi. Ayrıca ABD’li şirketlerle iş birliğiyle geleneksel olmayan petrol ve gaz üretimine geçileceğini duyurdu.
🪙 Fed’in 17-18 Haziran toplantısına ait tutanaklar, para politikasında yön arayışının sürdüğünü ve yetkililer arasında enflasyon görünümüne dair görüş ayrılıklarının belirginleştiğini ortaya koydu. Özellikle yeni gümrük tarifelerinin enflasyona etkisi konusunda bölünen üyelerden bazıları bu etkinin geçici kalacağını savunurken, çoğunluk daha kalıcı bir fiyat baskısından endişe ediyor. Tutanaklar, ekonomik büyümenin ve işgücü piyasasının hâlâ güçlü olduğunu teyit ederken, mevcut faiz seviyesinin “orta derecede kısıtlayıcı” olarak tanımlandığı görülüyor. Bu çerçevede Fed’in aceleci bir adım atmaktan kaçınarak temkinli ve veri odaklı bir yaklaşımı sürdüreceği anlaşılıyor.
🌐 Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Londra’da iki gün süren temasları çerçevesinde hem reel sektör hem de finansal yatırımcılarla bir araya gelerek Türkiye ekonomisine dair kapsamlı mesajlar verdi. Uygulanan ekonomi programının son dönemdeki dış şoklara karşı dayanıklılığını kanıtladığını vurgulayan Şimşek, enflasyonda düşüş eğiliminin sürdüğünü ve yıl sonunda Merkez Bankası’nın öngördüğü aralıkta kalınacağını ifade etti. Cari açığın sürdürülebilir seviyelere çekildiğini, dış borç oranının ve finansman ihtiyacının azaldığını belirten Şimşek, kamu maliyesindeki disiplinin korunduğunu ve TL’nin oynaklığının ciddi şekilde azaldığını söyledi.
🚀 ABD’li çip devi Nvidia, 4 trilyon dolarlık piyasa değerini aşarak tarihte bu eşiğe ulaşan ilk şirket oldu. Yapay zekâ çiplerine yönelik küresel talebin etkisiyle yükselişini sürdüren Nvidia’nın hisseleri son işlem gününde %2,5 artışla 164 dolara yükseldi. Bu yılki %22’lik performans, şirkete yaklaşık 700 milyar dolarlık piyasa değeri ekledi. 2023’te %240, 2024’te ise %170’in üzerinde artış kaydeden hisseler, Nvidia’yı küresel teknoloji yarışında yalnızca bir donanım üreticisi değil, aynı zamanda piyasa değeriyle tarih yazan bir yapay zekâ sembolüne dönüştürdü.