Enflasyon beklentilerinde yükseliş

31 Ekim Cuma gününden herkese günaydın, Fintables Bülten’e hoş geldiniz.

☑ Enflasyon beklentilerindeki yukarı eğilim, dezenflasyon sürecinde beklenti yönetimi için TCMB’yi zorluyor.

☑ ECB, faizleri sabit tutarak mevcut para politikası duruşunu korudu ve belirsizlikler karşısında temkinli bir iyimserlik mesajı verdi.

☑ Ekonomik güven endeksi ekimde hafif yükselerek yedi ayın zirvesine çıktı, ancak artışın kaynağı ağırlıklı olarak reel kesim ve perakende sektörlerinden geldi.

☑ Bankacılık sektörü yılın dokuz ayında güçlü bilanço büyümesini sürdürürken, eylülde kâr artışı diğer faaliyet gelirleri ve net faiz gelirlerindeki toparlanmayla desteklendi.

Okuma süresi: 3 dakika 38 saniye.

Ajanda

1️⃣  Türkiye İstatistik Kurumu, eylül ayı dış ticaret istatistikleri ve hizmet üretici endeksi ile bu yılın üçüncü çeyreğine ilişkin turizm istatistiklerini açıklayacak.

2️⃣ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Toplantı Özetini yayımlayacak.

3️⃣ 32. Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Zirvesi, Güney Kore'nin Gyeongju şehrinde düzenlenecek.

Sektörel Enflasyon

TCMB’nin yayımladığı sektörel enflasyon beklentileri, farklı kesimlerin gelecek 12 aya ilişkin fiyat öngörülerini ortaya koydu. Ekim 2025 itibarıyla piyasa katılımcılarının yıllık enflasyon beklentisi bir önceki aya göre 1,01 puan artarak %23,26’ya yükseldi. Reel sektörün beklentisi ise 0,50 puan gerileyerek %36,30’a indi. Hanehalkı tarafında enflasyon beklentisi 1,40 puan artışla %54,39’a çıkarak diğer kesimlere göre belirgin şekilde yüksek kaldı.

Reel sektörde beklentilerin nispeten yatay seyretmesi, üretim ve maliyet tarafında risklerin dengelendiği bir döneme işaret ederken, piyasa katılımcılarındaki artış, finansal kesimin kısa vadede fiyat baskılarını daha yüksek fiyatlamaya başladığını ortaya koyuyor. Hanehalkının gelecek enflasyon verilerine değil manşet TÜFE’ye olan duyarlılığı beklentilerin daha zor çıpalanmasına sebep oluyor. Pazartesi günü ekim enflasyonunu öğreneceğiz.

Grafik: Financial Times

Grafik: Financial Times

ECB

Avrupa Merkez Bankası (AMB), beklentilere paralel olarak politika faizini %2,15, gecelik borç verme faizini %2,40 seviyesinde sabit bıraktı. Böylece Banka, Mayıs 2024’ten bu yana toplam sekiz kez yaptığı 25 baz puanlık indirimlerin ardından faizleri koruma kararı aldı. Karar metninde, enflasyonun orta vadede %2 hedefinde istikrar kazanmasını sağlama kararlılığı yinelenirken, ileriye dönük görünümün hâlâ belirsiz olduğuna dikkat çekildi. AMB, belirli bir faiz patikasına bağlı kalmadığını, para politikası kararlarının verilere ve enflasyon dinamiklerine göre şekilleneceğini vurguladı. Ayrıca, güçlü kârlılık ve dayanıklı işgücü piyasasının Avrupa ekonomisinin direncini desteklediği belirtildi.

Floransa’daki basın toplantısında konuşan AMB Başkanı Christine Lagarde, para politikasında “iyi bir noktada” olduklarını ancak bu dengeyi korumak için gerekirse adım atacaklarını söyledi. Lagarde, enflasyonun %2 hedefine yaklaştığını, ancak güçlü euro ve yüksek tarifelerin fiyatları beklenenden fazla baskıladığını ifade etti. Üretimdeki zayıflığın ihracat üzerindeki etkisine değinirken, AB-ABD ticaret anlaşması ve Orta Doğu’da sağlanan ateşkesin aşağı yönlü riskleri kısmen azalttığını belirtti. Yapay zekâ konusundaki sorulara da değinen Lagarde, bu teknolojinin istihdam üzerinde uzun vadede dönüşümsel etkiler yaratacağını, bazı sektörlerin küçülürken yenilerinin doğacağını söyledi.

Atıştırmalıklar

📊 Dünün öne çıkan verisi, TÜİK tarafından açıklanan ekonomik güven endeksiydi. Eylül ayında 98,0 seviyesinde bulunan endeks, Ekim ayında %0,3 artışla 98,2’ye yükselerek son yedi ayın zirvesine ulaştı. Alt kalemlere bakıldığında, reel kesim güven endeksi %1,2 artışla 102,0 seviyesine çıkarak iyimserliğini korurken, perakende ticaret sektörü güven endeksi %3,7 artışla 113,2’ye yükseldi. Buna karşılık, hizmet sektörü güven endeksi %0,3 gerileyerek 110,7’ye, tüketici güven endeksi %0,3 düşüşle 83,6’ya, inşaat sektörü güven endeksi ise %5,3 azalışla 83,7’ye geriledi.

🤝 Trump ile Çin Devlet Başkanı Xi’nin gerçekleştirdiği ilk yüz yüze görüşme, ticaret gerilimlerinde geçici bir ateşkese işaret etti. Taraflar, Çin’in kritik öneme sahip nadir toprak elementleri ihracatına getirmeyi planladığı yeni kısıtlamaları bir yıl ertelemesi karşılığında, ABD’nin de Çinli şirketlere yönelik ihracat kara listesinin genişletilmesini aynı süreyle askıya alması konusunda anlaştı. Bu karşılıklı adım, Washington’ın yüksek teknoloji ihracat kısıtlamaları ile Pekin’in nadir toprak politikalarını ilk kez doğrudan birbirine bağlaması açısından dikkat çekti. Görüşme, ABD’nin Çin üzerindeki ticaret baskısını yumuşatırken, savunma ve teknoloji sektörlerinde stratejik bağımlılığın devam ettiği yönündeki endişeleri ortadan kaldırmadı.

💬 Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TCMB’nin yayımladığı sektörel enflasyon beklentilerini değerlendirerek, eylülde kuraklık ve mevsimsel etkilerle yükselen gıda fiyatlarının piyasa katılımcıları ve hanehalkının 12 ay sonrası enflasyon beklentilerinde sınırlı bir bozulmaya yol açtığını, buna karşın reel sektörün beklentilerinde iyileşme görüldüğünü söyledi. Şimşek, gerçekleşen enflasyonun beklentilerin yönünü belirlediğini vurgularken, dezenflasyon sürecinin devam etmesiyle birlikte beklentilerdeki iyileşmenin de süreceğini öngördüklerini ifade etti.

📈 TÜİK, 2026 Ocak ayından itibaren yürürlüğe girecek yeni TÜFE hesaplama sistemine ilişkin önemli bir duyuru yayımladı. Avrupa Birliği ile uyum çerçevesinde temel yılın 2003’ten 2025=100’e güncelleneceğini açıklayan kurum, aynı tarihten itibaren AB genelinde kullanılacak “ECOICOP v2” sınıflamasına geçileceğini bildirdi. Yeni dönemde TÜFE ağırlıklarının ana kaynağı olarak “Ulusal Hesaplar Hanehalkı Nihai Tüketim Harcamaları” verileri kullanılacak, alt düzey ağırlıklar ise Hanehalkı Bütçe Anketi ile belirlenmeye devam edecek. TÜİK, bu düzenlemenin endeksin yeniden hesaplanması anlamına gelmediğini, sadece tarihsel serinin yeni sınıflama yapısına göre yeniden gruplanacağını vurgularken, manşet enflasyon göstergelerinde herhangi bir değişiklik olmayacağını ifade etti.

💰 Bankacılık sektörü 2025’in ilk dokuz ayında güçlü büyümesini sürdürerek aktif büyüklüğünü 43,6 trilyon liraya yükseltti; bu artış yılbaşına göre 10,9 trilyon liralık bir genişlemeye işaret ediyor. Krediler 21,2 trilyon lira, menkul değerler 6,8 trilyon lira seviyesinde gerçekleşirken, takibe dönüşüm oranı %2,29 ile istikrarlı seyrini korudu. Mevduatlar yıl sonuna göre %31,5 artışla 24,8 trilyon liraya ulaşırken, özkaynaklar %27,9 artışla 3,7 trilyon liraya çıktı. Sermaye yeterlilik oranı %18,55 ile güçlü kalmaya devam etti. Eylül ayında sektör net kârı aylık bazda %26 artarken, bu yükselişte özellikle yerli özel bankaların diğer faaliyet gelirleri ve bankacılık hizmet gelirlerinin öne çıktığı görülüyor. Çeyreklik bazda bakıldığında ise kâr artışının ana nedeni, net faiz gelirlerindeki iyileşme oldu.